“Devlet tacizi” kapıda!
Başbakan ne talimat
verirse versin... Kimi valiler ne kadar hazır olda beklerse beklesin...
Söylenenlerin zerre kadar yasal değeri yok.
Ne var ki, sahte
ihbarlarla evler basılabilir.
İnsanlara gözdağı
verilmek istenebilir.
İşte o zaman bu
yapılana "devlet tacizi" denir!
Soru şu:
“Yaparlar mı bunu?”
Korkarım…
Yaparlar.
Yapacaklar çünkü
muhafazakârlık falan bir yana, “oy” var işin ucunda.
Çünkü biliyorlar…
“Demokrasiyi
kafasına fazla takmayan” milyonlarca seçmenin, bu gibi konularda aslan
kesildiğini çok iyi biliyorlar.
Hani 28 Şubat
sürecinde yaşanan “Fadime Şahin ile Müslüm Gündüz” baskını vardı ya, ona benzer
“baskınları” bu kez kendileri tezgâhlayıp, yapabilirler hatta.
Bir an için yandaş
medyanın manşetlerden atacağı çığlığı tasavvur edin.
Yıkarlar ortalığı,
yıkarlar.
* * *
Peki, beterin beteri
var mı?
Olmaz mı, elbette
var.
Yerel seçimlerde oy
oranını korumuş ve hatta arttırmış bir AKP iktidarı, resmen ve fiilen daha
zorba bir düzen kurmak isteyebilir daha sonra.
Neticede yapılması
gereken, TBMM’den çıkarılacak üç-beş yasa.
Derler ki meselâ…
“Bekâr kişilere ev
kiralanması, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik
Bakanlığı’nın illerde oluşturacağı komisyonların iznine bağlıdır.”
Lafa bak.
Yazdığım cümleye
kendim inanmıyorum ama AKP ayıla bayıla inanır buna!
* * *
Veya diyebilirler
ki:
“Kız öğrencilerin
her yıl bekâret kontrolü yaptırması zorunludur.”
Tıpkı mal beyanı
verir gibi!
Ha.
“Bu yasalar çıksa
bile Anayasa Mahkemesi’nden döner mi?” dediniz.
Anayasa Mahkemesi…
Pardon.
Orası neresi?
* * *
Bana “iyice
saçmaladın” diye seslenenler olursa, cevabım şudur onlara.
Dilerim, haklı
çıkarsınız.
Umarım,
saçmalamışımdır!
Olmaz olma deme, oluyor işte
Bugüne kadar hep
“Binali Yıldırım İzmir’den belediye başkanlığına aday olmaz” dedim.
Olmaz çünkü
kazanamaz.
Yine hep…
“Keşke olsa” diye de
ekledim.
Allah dualarımı
kabul ediyor galiba.
Zira “sağlam bir
kaynaktan” haber geldi.
“Binali Yıldırım
bakanlıktan istifaya hazırlanıyormuş” dendi.
İstikamet ise
İzmir’miş.
Eğer emir yüksek
yerden gelmişse, demiri de keser elbet.
Ve kabul ediyorum.
Yapılan “zorunlu
tercihin” geçerli bir mantığı var.
Binali Yıldırım, AKP
hesabına İzmir’de en çok oyu alabilecek tek adaydır.
O kadar ki…
Başta Başbakan
Erdoğan olmak üzere başka hiçbir aday Binali Yıldırım’ın yanına yaklaşamaz.
“Seçimi kaybederim
ama partimin oy oranımı yükseltirim” deme cesaretini göstereceği için, Binali
Yıldırım’ı şimdiden kutlarım.
Tek karelik dalga!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder