4 Kasım 2013 Pazartesi

Yine bize hüsran mı? / Feyzi Hepşenkal / Milliyet Ege / 4 Kasım 2013


Yine bize hüsran mı?

İzmir’i yönetenler okudu mu Yonca Tekbaş’ın Hürriyet’in Kelebek ekinde yazdıklarını? EXPO seferini sevk ve idare edenler okuduysa ne yaptı?
“Eyvah” mı dediler?
“Bana ne” mi dediler?
Olur ha.
Yoksa kimsenin bilmediği bağlantılarla işi bitirmişlerdir de, onun rahatlığıyla belki bıyık altından gülmüşlerdir Yonca Tekbaş’ın Dubai tespitlerine.
Dilerim öyledir.
Umarım Dubai kendi kendine “gelin güvey” oluyordur!

* * *

Zira İzmir adına yaşanacak bir felaketin habercisi Dubai’deki manzara.
Nasıl mı?
Aynen şöyle:
“Dubai’de adım başı Dubai Expo2020 reklamı var. Şehirde bazı duvarlara grafitiler yapıldı. Görünce gözlerime inanamadım.
Sahil yolunda 1 km boyunca yapılmış şahane grafiti, neden Dubai Expo2020’ye aday, onu anlatıyor.
Kafamızı nereye çevirsek Expo2020’ye dair bir şey görüyoruz.
Gazetelerde her gün haber var. Ama her gün. Televizyonlarda da haber var. Reklamlar gani gani.
Okullarda çocuklar, plajda insanlar, çölde develer konuşuyor Expo2020 hakkında.
Yerel halkın evlerinin kapılarında pankartlar, bayraklar, arabalarda etiketler, sokaklarda, AVM’lerde afişler.
Yani bilmem anlatabiliyor muyum Dubai kendini nasıl çılgınca bu olaya adamış durumda.”

* * *

Rahat ol Yonca.
Anlatabilmişsin.
Bir şehrin EXPO tutkusu, en kısa ve açık biçimde ancak bu kadar anlatılabilir zaten.

* * *

Yonca da “Gelelim İzmir’e...” demiş sonra.
Evet.
Gelelim İzmir’e.
Yonca “arkadaşlarıma soruyorum neler oluyor diye” demiş bu kez.
Hiç sorma.
“İzmir’de neler olduğunu” ben söylerim sana.
Hoş.
Söylemeye değer fazla bir şey de yok ya!
Veya yine yazdığın gibi:
“Kiminin haberi yok. Kiminin umurunda değil. Kimi bu tantanayı anlamsız buluyor. Şöyle ağız dolusu bir haber veren yok. Pek ilgilenmiyor gibiler.”
Ya da “Esmer Günler” şarkısının adını “Kara Günler” diye çevirip, yana yakıla şöyle mi söyleyeceğiz bu ay yapılacak oylama sonunda:
“Demek yine bize hüsran
Bize yine hasret var.”


Urla’da ikinci Tanju

Eski futbolcu Tanju Çolak milletvekilliği seçimi öncesindeki gibi lafta bırakmadı niyetini.
Gitti, Urla Belediye Başkanlığı için adaylık dosyasını AKP İlçe Başkanı Tarkan Bakırlı’ya teslim etti.
Erdal İzgi geçen gün pek güzel bir “Tanju yazısı” kaleme aldı. Sözün ondan alıp, devam edeyim.
Zira “Tanju” ile “Urla” sözcükleri yan yana gelince, asıl Tanju, yani Tanju Okan gelir aklıma.
1989 yılındaki seçimlerde, Anavatan Partisi’nden o da Urla Belediye Başkanlığı’na aday olmuştu.
Olmuştu da, sandıktan Tanju Okan’a yüzde 30, SHP adayı Bülent Baratalı’ya ise yüzde 46 oy çıkmıştı.
Ne var ki, Tanju Okan bir Urla aşığıydı ve 1996 yılında vefat edince, Urla’da toprağa verildi.
Şimdi sorum şu:
Allah geçinden versin elbet… Ama ve acaba Tanju Çolak da öldüğünde Urla’ya gömülmek isteyecek kadar seviyor mu Urla’yı?



Tek karelik taş gibi araba!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder