26 Kasım 2013 Salı

Tweet tsunamisi! / Feyzi Hepşenkal / Milliyet Ege / 26 Kasım 2013


Tweet tsunamisi!

Perşembenin gelişi Çarşambadan bellidir, denir ya hani. İzmir’e yağan son yağmur da, seçim sürecinde çakacak şimşekleri, düşecek yıldırımları haber verdi.
Özellikle Star Gazetesi’nin internet sitesine koyduğu “İzmir'e yağmur yağdı, twitter yıkıldı! İşte CHP'nin çılgın projesi!” başlıklı habere, AKP’liler bayıldı.
Ve asıl bu haberi paylaşanlar sayesinde, twitter yıkıldı!
Arada “özgün çalışmalar” da vardı elbet.
Örnekse…

* * *

“İzmir güzeldir, yağmur yağınca her ev deniz manzaralı olur...”
“CHP belediye başkan aday adaylarının seçim vaadi: İzmir'e artık yağmur yağdırmayacağız.”
“Tatil ve romantik bir ortam için Venedik'e gitmeye gerek yok yağmur yağdığında İzmir'e gitmek yeterli.”
“İzmir' de yağmur yağıyor seller akıyor, Kocaoğlu camdan bakıyor...”
“Yağmur yağdığında Venedik'e alternatif olabilecek tek şehir gerçekten İzmir. Yakında gondol ihalesi yaparlarsa hiç şaşırmam!”
“Bu yağmur her şeyi yeniden başlatabilir. Kurulandıktan sonra iyi düşün İzmir.”
“İzmir'de otobüs durakları hızla iskeleye dönüştürüldü. CHP'li belediye çalışıyor.”
”İzmir kendi kendini denize döktü.”
Kimi de ağzını bozdu her zaman olduğu gibi…
“Ne kadar yağmur yağsa da CENABETsin sen İzmir.”

* * *

Seçimde yarışacak partilerin ve adayların kulağına küpe olsun.
Şu manzara bile, sosyal medyanın siyaset üzerinde ne kadar etkili olacağını göstermeye yetiyor.
Dahası yaşanacak sürece “yarış” veya “mücadele” demek, olacakları anlatmaya yetmeyecek maalesef.
Zira gidiş o gidiş, bunun adına “kavga” veya “savaş” denecek!
Herkes hazırlığını ona göre yapsın.
Dershane kapışmasında görüldüğü üzere, iktidar “sosyal medya muharebesine” hazırlıklı.
Bir ordu düzeni içinde, emir komuta zincirinde örgütlenmiş.
Öte taraf çok daha ateşli ve mücadeleci belki.
Ama “tek kişilik ordu” her biri.

* * *

Bilinmesi gereken bir şey daha var.
World Wide Web Vakfı, dünya çapında sansürü izleme amacıyla hazırladığı yıllık raporunda, endeksteki ülkelerin yüzde 30'unda siyasi içerikli muhtevanın bloke edildiği veya filtrelendiğini saptamış.
Her ne kadar Türkiye “internet özgürlüğü” sıralamasında,  81 ülke arasında 58’inci olarak yüzümüzü kızartsa da, şu tespit çok önemli:
“Gezi Parkı protestoları sırasında, dünyada lokasyonu belli tweetlerin yüzde 90'ı Türkiye kaynaklı ve yüzde 88'i Türkçe oldu. Oysa 2011'deki Mısır ayaklanması sırasında en fazla RT'lenen tweetlerin sadece yüzde 30'u Mısır'dan geliyordu.”
Yani…
Hazır olun.
Yeni bir “tweet tsunamisi” geliyor.


Gözler kapalı olunca…

Vakit, yağmur fırtına vakti ki; Cumadan sonra, dün de olanca şiddetiyle davam etti. Yine haberler yazıldı, çizildi.
Ortalık battı, çıktı.
Eyvallah.
Ama şu habere ne demeli?
“Dereler taştı, cadde ve sokaklar göle döndü. Yollarda biriken su birikintileri nedeniyle araç sürücüleri yollarda ilerlemekte güçlük çekti. İzmir’de şehir içi ulaşımı sağlayan İzmir Banliyö Sistemi (İZBAN) Basmane İstasyonu’nu da su bastı. İZBAN trenleri Basmane istasyonunu transit geçerek yoluna devam etti.”
İnsaf demenin anlamı yok. Vakit, hem yağmur fırtına, hem de seçim vakti. Kim kime karşıysa, gözü kapalı saldıracak.
Bari tek gözlerini açsalar!
İZBAN trenleri yağmur yağsa da, yağmasa da; İzmir’i seller götürse de, götürmese de Basmane’den geçmiyor zira.
Hayret.
Bu kadar mı habersizsiniz yaşadığınız şehirden?



Ne olacak şimdi?



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder