Palavranın dik âlâsı!
Buna benzer
hikayeleri daha çok duyacaksınız.
"Buna benzer" nasıl bir şey mi?
Aynen “şuna benzer” bir şey:
"İzmir’le ilgili ilginç bir bilgi daha öğrendim. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, bir süre önce ilginç bir görüşme yaparak AK Parti’den seçime girmek istediğini partiye iletmiş. Görüşme İzmir Ticaret Odası’nda gerçekleşmiş. Yönetim Kurulu üyelerinden Nak Kargo’nun sahibi Koç Ali Al, görüşmeyi gerçekleştiren isim. Talep Kocaoğlu’ndan geldiği için henüz bir cevap verilmemiş."
"Buna benzer" nasıl bir şey mi?
Aynen “şuna benzer” bir şey:
"İzmir’le ilgili ilginç bir bilgi daha öğrendim. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, bir süre önce ilginç bir görüşme yaparak AK Parti’den seçime girmek istediğini partiye iletmiş. Görüşme İzmir Ticaret Odası’nda gerçekleşmiş. Yönetim Kurulu üyelerinden Nak Kargo’nun sahibi Koç Ali Al, görüşmeyi gerçekleştiren isim. Talep Kocaoğlu’ndan geldiği için henüz bir cevap verilmemiş."
Olacak şey var.
Olmayacak şey var.
Bu yazılan “iki
cihan bir araya gelse” olmayacak türden!
Derler ya:
Salla salla vur
duvara.
Mehmet Baransu da
öyle yapmış.
Sonuçta, tam kafadan duvara toslamış!
Sonuçta, tam kafadan duvara toslamış!
* * *
Kim bilir... Belki
hep aynı şeyi yapıyor da, onun "uzmanlık alanı" bizim "uzmanlık
alanımız" olmadığı için, ne yaptığının farkında değiliz!
Fakat madem bizim
sulara girdi...
Hop.
Orada
"dur" bakalım.
Tamam.
İnsan kendi başına
bu kadar saçmalayamaz.
Belli ki, birileri
üfürmüş kulağına, yazdığı hikayeyi.
İyi de kardeşim.
Orada isim veriyorsun.
İyi de kardeşim.
Orada isim veriyorsun.
Hadi Aziz
Kocaoğlu'na aramaya yüzün tutmadı.
Koç Ali Al'ı ara.
Bir sor.
"Nedir bu
iş?" de.
Yok.
"Ben duyduğumu yazarım" diyorsan...
Yaz bakalım.
Yok.
"Ben duyduğumu yazarım" diyorsan...
Yaz bakalım.
"Haydan"
gelen şöhretin "huya" gidiversin!
* * *
Sözün başında
yazdım.
Akla ziyan yığınla
laf çıkacak bundan sonra.
Kimi “kendi
yazdıracak” yağlı ballı muhabbetleri.
Kimi de tamamen
bihaber olacak, hakkında yapılacak haberlerden!
Kabul ederseniz,
benden size bir tavsiye.
Kaynağı açıkça
belirtilmeyen, hiçbir haber, yazı ve yoruma inanmayın.
Bilin ki:
Çoğu yalan.
Çoğu uydurma.
Çoğu palavara.
Benzetmek gibi
olmasın ama…
Transfer sezonundaki
“yüzde 90’u doğru olmayan” haber furyası gibidir bizde seçim önceleri!
Cadı avı
Nevval Sevindi ne
güzel yazmış Facebook’ta.
Sizlerle de burada
paylaşmak istedim:
“Bir cadı avında
yakıldım,
Odunlar yığın yığın
Alevden diller uzun uzun
Alevden diller uzun uzun
Cahil bir rüzgâr
esiyordu
Öfkenin ayak
sesleri,
Öldür de öldürelim/
Öldür de öldürelim/
Arş-ı âlâda
yankılanır
İşte odunlar balık
oldu,
Yalanlar okyanus
Yalanlar okyanus
Kırmızı balıklar
kulaklarıma doldu
Gözlerim mavi burgaçlarda
Gözlerim mavi burgaçlarda
Ellerimi diktim gül
diye
Bir sinsi sıçan duvarın üstünde
Bir sinsi sıçan duvarın üstünde
Rahmet yolları bastı
sıçan kaçtı,
Duvar çökünce sıçan boğuldu
Duvar çökünce sıçan boğuldu
Balıklar yedi
bitirdi.
Cadı avından geriye kalan saf bir yürekti.”
Cadı avından geriye kalan saf bir yürekti.”
Tek karelik viyadük
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder