Var mı Beyrut yolcusu?
Yarın gece
yarısından sonra veya şöyle diyelim, 22 Ağustos Perşembe saat 01:00’de
İstanbul’dan kalkacak Türk Hava Yolları’nın TK828 sefer sayılı Boeing 737-800
uçağı; 1 saat 45 dakikalık uçuşun ardından Lübnan’ın başkenti Beyrut’un Refik
Hariri Havalimanı’na inecek.
Görevli pilotlar ve
uçuş ekibi konaklayacakları Ayn Mreisseh’deki Radisson Otel’in otobüsüyle saat
03.00 sıralarında alandan ayrılacaklar.
Otele ulaşmaları,
bir ihtimal.
Bir diğer ihtimal
ise yollarının kesilmesi.
Eli silahlı, yüzü
maskeli adamlar belki iki pilotu, belki de hepsini indirecekler otobüsten.
Ellerini,
ağızlarını, gözlerini bağlayacaklar.
İte kaka başka
araçlara sürükleyecekler.
Kafalarına namluları
dayayıp, bilemedikleri bir yere götürecekler.
Aradan bir gün geçecek,
iki gün geçecek…
Üç gün geçecek, beş
gün geçecek…
Bir hafta geçecek,
10 gün geçecek.
Ses yok!
* * *
THY pilotları Murat
Akpınar ve yardımcısı Murat Ağca’nın durumu da aynen böyle oldu.
9 Ağustos’ta İstanbul’dan
havalanarak Beyrut Refik Hariri Havalimanı’na indiler.
Uçuşun ardından
konaklayacakları Ayn Mreisseh’deki Radisson Otel’e geçmek üzere saat 03.00
sıralarında otelin otobüsüyle yola çıktılar.
Yolları kesildi…
Kaçırıldılar.
Türkiye’nin ileri
gelenleri peş peşe açıklama yaptı o zaman.
“Şununla konuştuk…”
“Bununla konuştuk…”
Vıdı, vıdı, vıdı…
Sonra derin bir
sessizlik.
10 Gün sonra
Başbakan Yardımcısı Arınç’ın sesi duyuldu:
“Güvenli bir şekilde
arkadaşlarımıza ulaştık, nerede oldukları da az çok biliniyor. Hayatta
olduklarını, huzur ve rahat içinde olduklarını biliyoruz.”
Garip bir açıklama.
“Güvenli bir şekilde
arkadaşlarımız ulaştık” AMA “nerede oldukları da az çok biliniyor”…
Ulaştıysanız azı
çoğu ne demek?
* * *
Neyse… Meydanlarda
nutuk atmaya, el işareti yapmaya benzemediğidir asıl mesele.
Madem Ortadoğu’nun
“en kral” lideri sensin, göstermeliydin kendini.
Namın gerçek
olsaydı, çoktan serbest bırakılırdı pilotlarımız.
Ya da…
Ülkemin vatandaşına
karşı destan yazan güvenlik güçleri tarafından “KURTARILIRDI” iki Murat’lar.
* * *
Bu arada THY’nın
internet sitesine baktım.
En azından “tepki”
niyetine, hiç değilse “ciddiyetimizi” kanıtlamak için Beyrut’a yapılan
seferlere ara verilmiş mi; diye.
Hayır.
Yazının başında
vurguladığım gibi 22 Ağustos Perşembe saat 01:00’de Türk Hava Yolları’nın TK828
sefer sayılı Boeing 737-800 uçağı Lübnan’a gitmek için havalanıyor.
İsteyen binsin!
İzmir’e “yıldız” lazım
Turizmin amiral
gemileridir 5 yıldızlı oteller.
Türkiye’deki beş
yıldızlı turistik tesislerin illere göre dağılımına bakıldığında, gemilerin yarıdan
çoğunun Antalya’ya demir attığı görülüyor.
Bir yıl içinde yüzde
10 artarak, 375’ten 413’e yükselen 5 yıldızlı otellerin yüzde 51’i Antalya’da.
Ardından yüzde 13
ile İstanbul geliyor.
Sonra yüzde 8 ile
Muğla.
Ve İzmir, yüzde 4.
Geriye kalan yüzde
24’lük bölümde ise Bursa’dan Ankara’ya, Balıkesir’den Adana’ya, Aydın’dan
Mersin’e; Türkiye’nin geride kalan 77 ili var.
Oysa Türkiye’nin her
köşesinin turizme 12 ay hareket kazandıracak değerde, öne çıkarılabilecek
farklı özellikleri var.
Gelmiş geçmiş turizm
bakanları bu konuda ne kadar kafa yordular, çaba harcadılar; işte o konuda hiç
bilgim yok!
Tek karelik akıbet!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder