3 Mayıs 2013 Cuma

Ahali, el sürmeden nasıl yere serilir? / Feyzi Hepşenkal / 3 Mayıs 2013


Ahali, el sürmeden
nasıl yere serilir?

Sabahtan akşama kadar polis devletinin başkenti İstanbul’un her köşesinden çekilmiş görüntüler ekrana yansıyıp, durdu 1 Mayıs’ta.
Bazı sahnelere ben de takıldım.
Baktım.
Recep İvedik ile İstanbul Valisi haklı.
Polise taş atanlar var.
Sapanla çelik bilye atanlar var.
Ama şu da var. . .
Daha birkaç ay öncesine kadar, Güneydoğu’nun avuç içi kadar illerinde, ilçelerinde çok daha beterini yapanların sayısı; koskocaman İstanbul’da aynı haltı yiyenlere on basardı!
Demem o ki. . .
Aziz İstanbul’un bütün köşe başları tutulmuş, bütün yolları kesilmiş, bütün iskeleleri ve köprüleri işlemez hale getirilmiş ve dahi 7 tepesi zaten zapt edilmişken. . .
Polis devletinin başkentini yönetenler, 100 veya 500 radikalin ya da çapulcunun hakkından çok daha akılcı yöntemlerle gelebilmeliydi.

* * *

1 Mayıs’a damgasını vuran asıl manzara ise İstanbul’un üzerine muzır neşriyat poşeti gibi giydirilen biber gazı bulutuydu.
Polis devletinin başkentinde “fevkalâde orantılı güç” kullanmanın çaresi “gerçekten” bulunmuştu!
Hani görmemişin oğlu olmuş, tutup önce çükünü kesmiş ya. . .
Polisimiz de, eski bayramlarda çatapat atan çocuklar gibiydi. Biber gazını bol bulunca zevke geldiler fena halde.
Fırlattıkça, fırlattılar.
Her boy ve çeşitten biber gazı kutularını boşaltıp, durdular.
O kadar ki, sokaktaki kediler dahi kaçacak yer bulamadılar!
Yine de gaz yetmedi.
Bağırıyordu polisin biri:
“Mühimmat bitti!!!!!”

* * *

Çaresi var kardeşim.
Söyleyin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Topbaş’a sokakları kazmaya başlasın.
Yeraltından geçen boruların yanına, bir de “biber gazı boru hattı döşetsin” güzelce.
Her sokağa da birer vana konsun.
Polis kardeşlerimiz hortumun ucunu oraya bağladı mı, bassın gazı. . . Bassın gazı!

* * *

Akıl vermek gibi olmasın ama sokak muharebelerine girişmek yerine, ahaliyi “el sürmeden” yere sermenin daha pratik başka çareleri de var.
Söyleyin Orman ve Su Bakanı’na, uçakları hazır etsin.
Fakat uçakların deposunu su yerine biber gazı doldursun.
Verdi mi talimatı, havalansın uçaklar.
Her sortide, boşaltsınlar gazı İstanbul’un üzerine.
Bakın o zaman. . .
Kimsede kıpırdayacak hal kalır mı?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder