Bol “. . . .”lı
Meclis!
Mevlana
demiş ki:
“İnsanda
güzel olan yüzdür, yüzde güzel olan gözdür ama aslında insanı insan yapan
ağzından çıkan sözdür.”
Yer, milleti
yöneten insanların toplaştığı TBMM çatısı.
24.
Dönem, 3. Yasama yılının, 98. birleşimi yapılıyor 30 Nisan 2013 Salı günü.
Sanırım
doğuştan “derdini anlatma sorunu” olan Tunceli Milletvekilli Kamer Genç, birkaç
gün önce devirdiği yeni çamları yerinden kaldırma gayretiyle kürsüye çıkmış.
Aile ve
Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin’e yönelik “Atatürk kelimesini anmak, sizi
çok mu rahatsız ediyor? Acaba bu Cumhuriyet'i kurmasaydı, siz hangi devletin
vatandaşıydınız, o makamda oturacak mıydınız? Otursaydınız hangi tarikat
mensubu kitlenin, bilmem kaçıncı hanımı durumuna düşerdiniz?” gibi, fazlasıyla
abuk ifadesini, düzeltmeye çalışmış.
Derken.
. .
* * *
BAŞKAN -
Teşekkür ederim Sayın Genç.
Sayın
Genç, lütfen…
(AK
Parti Tokat Milletvekili Zeyid Aslan'ın kürsüye doğru yürümesi)
ZEYİD
ASLAN (Tokat) - Sen konuşma!
KAMER
GENÇ (Devamla) - Sen hiç buraya gelme! (AK PARTİ ve CHP sıralarından
gürültüler)
BAŞKAN -
Sayın milletvekilleri, lütfen!
ZEYİD
ASLAN (Tokat) - Senin a… k…! Senin a… k...! Soytarı, köpek, şerefsiz!
MUHAMMET
RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - Dinleyin, dinleyin!
ZEYİD
ASLAN (Tokat) - O… çocuğu! Piç kurusu! Piç kurusu! Satılık köpek! Şerefsiz!
(Tunceli
Milletvekili Kamer Genç'in kürsüdeki su bardağını fırlatması)
ZEYİD
ASLAN (Tokat) - Senin a… s…! (*)
(AK
PARTİ ve CHP milletvekillerinin kürsü önünde birbirlerinin üzerine yürümesi)
MUHAMMET
RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - Ayıp, ayıp!
BAŞKAN -
Sayın milletvekilleri, lütfen… Sayın milletvekilleri…
Birleşime
on dakika ara veriyorum.
Kapanma
Saati: 15.30
* * *
Sonrasında
olanlar malum.
Bu
ifadelerin önce Meclis zabıtlarından çıkarılması, tepkiler üzerine “noktalanarak”
tekrar konması, özürler, istifalar, falan, filan.
Ne çare.
Söz
ağızdan çıkmış bir kere.
İnsan,
insanlıktan çıkmış!
* * *
Bana en
tuhaf gelen ise olan bitenden sonra o “noktalı” sözlerin sahibi milletvekilinin
yanına koşan bazı kadın milletvekilleriydi.
Kendisini
“teselli” etmek mi ettiler, yoksa “tebrik” mi; anlamadım.
Belki de
utandım, anlamak istemedim!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder