Pastanın
yarısını 1 kişi yiyor,
kalanı 1.000
kişiye yetmiyor!
Bankalardaki
mevduat tutarı 700 ile 800 milyar lira arasında gidip, geliyor.
Cukkası
sağlam olanlar bir bakıyor, altın fiyatı düşmüş; yallah paralar oraya.
Biraz
yükseldi mi altın, sat gitsin, paralar tekrar hesaba.
Ondan
oynuyor mevduattaki miktar.
İşini
bilen, parasıyla para kazanıyor.
Kim
onlar?
İlle de
bir rakam vermek gerekirse, bankadaki mevduatı “1 milyon liranın üzerinde olan”
ve kendilerinden memleketimizde sadece “51 bin adet bulunan” insan.
* * *
Daha
geçen gün malum tekrar ilan edildi.
Bankalardaki
mevduatın yarısının sahibi, az önce sözünü ettiğim 51 bin kişi ya. . .
Maşallah,
devri iktidar döneminde her ay sayıları hızla artıyor.
Bu artış
dengeyi daha beter bozuyor sonuçta.
Manzara
ise ortada. . .
Bir
yanda toplam mevduatın yarısına sahip, 51 bin kişi.
Diğer
yarısının sahibi de, 56 milyon 400 bin mudi!
* * *
Alın
kalemi elinize ve basit bir hesap yapın.
Yazın:
51.000
Yazın:
56.400.000
Çarpın,
bölün, çıkarın, toplayın.
Aralarındaki
münasebet, 1’e 1.000 bile etmiyor.
Daha
açık yazayım.
Pastanın
yarısını 1 kişi yerken, öteki yarısının başına “çekirge sürüsü misali” 1.000
kişiden fazlası üşüşmüş.
Pasta mı
yiyorlar, birbirlerini mi; belli değil!
* * *
Şu da
var tabii.
1 milyon
TL’nin üzeri “tartışmalı” bir ifade.
Aslında
belli aralıklarla sayıları vermek gerekli.
Örnekse.
. .
1 ile 10
milyon TL mevduatı olan kaç kişi?
20 ile
30 milyon arası, 30 ile 40 milyon arası, 40 ile 50 milyon arası, vesaire,
vesaire.
Bir de
bakmışsınız, toplam mevduatın yüzde 30’u veya 40’ı; 100 milyon TL’den fazla
mevduatı olan 300 - 500 kişiye kalmış.
İşte
onlar. . .
Türkiye’nin
gerçek sahipleri.
Ya da. .
.
Efendileri!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder