Gülün sapı!
Her yasa gibi, 6360
Sayılı Yasa’yı da TBMM onayladı ama çoğu yasa gibi, maddeleri iktidar
tarafından yazıldı.
Dolayısıyla 13 ili
ve Büyükşehir belediyelerinin olduğu illeri “bütün şehir” diye anılan şekle
dönüştüren 6360 Sayılı Yasa’nın her bir yerine “hep bana Rabbena” anlayışı
yansımış alabildiğine.
Eğer malı mülkü pay
edilecek illerin yerel yönetimi iktidar partisindeyse sorun yok.
Nasıl olsa “al gülüm
ver gülüm” yöntemi devreye girecek.
Yok…
“İktidara muhalif”
ise o şehrin yönetimi, gülün sapı ellerine verilecek!
Özellikle de
“dikenlerin” çok can yakacağı, “İzmir örneğinden” belli.
* * *
Yasaya bakalım
şimdi.
Geçici 1’inci
maddenin 1’inci fıkrasında deniyor ki:
“Devir, tasfiye ve
paylaştırma işlemlerini yürütmek üzere vali tarafından, bir vali yardımcısının
başkanlığında, valinin uygun göreceği kurum ve kuruluş temsilcilerinin ve
ilgili belediye başkanlarının katılımıyla devir, tasfiye ve paylaştırma
komisyonu kurulur.”
Buyurun işte…
Tipik bir “balığın
baştan kokma” hali!
Davul belediye başkanlarının
boynunda ama tokmağı vuran Vali.
Hatta ve dahi…
Düzenlenen komisyon
toplantılarına belediye başkanını davet etmeye gerek bile duyulmuyor, 5 Aralık
günü İzmir’de olduğu gibi.
Bir yandan düşünüyor
insan:
Gitseler ne olacak,
ne değişecek sanki?
* * *
Yasanın geçici
1’inci maddesinin 5’inci fıkrasında, “tüzel kişilikleri kaldırılan il özel
idarelerinin” her türlü taşınır ve taşınmaz malları, hak, alacak ve borçları; bakanlıklara,
bakanlıkların bağlı veya ilgili kuruluşları ile bunların taşra teşkilatına,
valiliklere, yatırım izleme ve koordinasyon başkanlığına, büyükşehir
belediyesine ve bağlı kuruluşuna veya ilçe belediyesine devredilebiliyor.
Yani…
Belediyeler mal paylaşımında
yasa ile “zurnanın son deliğine” konmuş zaten!
* * *
Oysa aynı maddenin
6’ıncı fıkrasında durum öyle mi?
Denir ki:
“İl özel
idarelerinin personeli, yatırım izleme ve koordinasyon başkanlığı, büyükşehir
belediyesi, bağlı kuruluşu veya ilçe belediyesine devredilir.”
Hani bakanlıklar?
Hani bakanlıklara
bağlı kuruluşlar?
Hani bakanlıkların
taşra teşkilatı?
Malı mülkü
paylaşırken ön sıradalar ama sıra “personel yüküne” gelince, muaf tutulmuşlar.
Buna “adalet” diyen
varsa…
Doğruca Adalet ve
Kalkınma Partisi’ne gidip, üye olsun!
Aşlık bir tuhaf
Ali Aşlık bir
milletvekili.
Aynı zamanda bir
avukat, hukukçu yani.
Kendi gibi İzmir’den
milletvekili seçilen ama beş yıla yakın süredir tutuklu ya da “tutsak” olan
kişi hakkında attığı şu twiti okuyun şimdi:
“Mustafa Balbay
tahliye edilmiş, hayırlı olsun. Umarım bağımsız yargı tutuklayıp, bağımsız
yargı tahliye etmiştir.!?”
Usulen bir “hayırlı
olsun” temennisi.
Cümlenin sonunda bir
“nokta” bir “ünlem” bir de “soru” işareti…
Ve de neymiş,
umarmış, Balbay’ı bağımsız yargı tutuklayıp, bağımsız yargı tahliye etmişmiş.
Sanki “içeride
kalmalıydı” demeye gelen, çok “tuhaf” bir cümle.
Ben de umarım…
Bugün yarın
Meclis’te yüz yüze bakacağı Mustafa Balbay’ın yüzüne karşı “ne demek
istediğini” söyler.
Tek karelik İNSAN!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder