26 Aralık 2013 Perşembe

İlk haberi bir astrologdan aldım / Feyzi Hepşenkal / Milliyet Ege / 27 Aralık 2013


İlk haberi bir astrologdan aldım

İlk haberi kimden aldım biliyor musunuz?
Hayır.
Bilemezsiniz.
Sorun hadi…
İşlerin içindeki bir politikacıdan mı?
Üst düzey bir bürokrattan mı?
Kulağı delik bir gazeteciden mi?
Polisten mi? Savcıdan mı?
Hayır. Hayır. Hayır.
Bilemediniz.
Bilemezsiniz.
İlk haberi, istifaların Türkiye’yi sarstığı günün öncesindeki gece astrolog Yasemin Boran verdi.
Peş peşe dört Twitle:
“Yarın sabah duyacaklarımız fikirlerimizin değişmesine neden olabilir. Veya duyduklarımızdan etkilenecek ve daha derin düşüneceğiniz...
“Sanırım şu anda düşüncelerimizi derinden etkileyecek kararlar alınabilir veya açığa çıkan olaylar düşüncelerimizi derinleştirebilir...
“Güç mücadelesinin yeni bir boyut kazanacağını işaret eden gökyüzünün konumu aynı zamanda potansiyel gücün uyanacağını gösteriyor.
“Zor bir süreç içindeyiz... Ancak ‘Zor işleri kim başarabilir’ ancak yapabilme gücü olanlar... Yani manasız değil... Manayı anlayan gerek!”

* * *

Yasemin Hanım’ın dediği gibi, yaşanan olayların manasını anlamak gerek.
Oysa kendisi bu satırları yazarken, Egemen Bağış, Muammer Güler, Erdoğan Bayraktar ve Zafer Çağlayan; otobüsün üzerinde, Başbakan’ın yanı başında, anlamsız gülücükler dağıtıyordu etrafa.
Ne oldu sonra?
GÜM.

* * *

İstifayı falan geçin.
O saate kadar durdukları kabahatti zaten.
Asıl önemli olan sonrasında olanlar.
Yeni yolsuzluk iddiaları karşısında devletin içine düştüğü, daha doğrusu çöktüğü an.
Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu bu durumu ne de güzel özetledi:
“Önce baskıcı devlettik, sonra yatak odalarına giren polis devleti olduk. Şimdi yürütme ve yargı iç savaşa tutuştu. Devlet olmaktan çıkıyoruz.”
Daha düne kadar iktidarı savunan eski savcı Gültekin Avcı ise “savcıların talimatına direnen polis müdürlerinin” tavrına noktayı koyuverdi:
“Hukuk siyasete ayak bağı haline gelince bu kanun maddeleri kor gibi batar insana. Bilmeyenler komplo der çıkar.”
Ve nihayet, Zaytung’un gırgır haberleri okur okur güleriz ağlanacak halimize:
“Yeni kabinede ismi açıklanmayan Egemen Bağış bağımsız bakan olacağını açıkladı…”


Ve bir veda

Sevgili dost Süha Baykal’ı da yitirdik kara 2013’te.
Onu uğurlarken, anılara sığınıyorum yine.
İlki şu.
Yeni Asır’da “Şehir ve İnsan” adıyla bir dizi açık oturum yapmıştım. Ege’yi dolaşıyor ve belediye başkanları ile halkı buluşturuyordum.
Sonra Süha Baykal katıldı aramıza. Ve bu ismi onun hazırladığı köşeye verdik. İyi de ettik.
Konak Belediye Başkanlığı döneminde, Efes Oteli'nin arkasındaki yolu trafiğe kapatmaya karar vermişti Süha Baykal.
"Buraya bir isim verelim, adı ne olsun?" dedi.
Dedim ki:
"Sen gönül insanısın. Adı 'Sevgi Yolu' olsun."
Ve o isim, daha sonra trafiğe kapanıp, insanların rahatça gezip, dolaşmasına olanak veren tüm yolların ortak adı oldu.
Şimdi babacığı Hakkı Amca'yla şiirler söyleyecekler karşılıklı.
Huzur içinde yatsınlar.


Tek karelik hazırlık!








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder